LED ismi, “Light Emitting Diode”un baş harflerinden oluşuyor. Türkçede “Işık Yayan Diyot” anlamına gelen LED, Rus bir radyo teknisyeni olan Oleg Vladimirovich tarafından 1920’li yıllarda keşfedilmiştir. 1962 yılında da ilk kez ticari olarak piyasaya sürülen LED’ler, özellikle son on yılda yaşadıkları gelişimle özel ve genel aydınlatmanın vazgeçilmezi olma yolunda ilerlemektedir.

 

Yüksek Parlaklık

 

Bir lambanın parlaklığı ışık akış birimi olan lümen ile tanımlanır. Bir ampulün lümen değeri ne kadar yüksekse ışığı da o kadar parlak demektir ve LED’ler, klasik ampullere kıyasla çok daha yüksek lümen değerine sahiptir. 

 

Düşük Enerji

 

LED’ler klasik ampullerin gereksinim duyduğu enerjinin sadece % 10’unu kullanarak aynı parlaklığı sağlayabilir. Böylece gereksiniminizi karşılarken daha az enerji harcar ve doğa dostu bir teknolojiye dönüşür.

 

Uzun Ömür

 

LED ampuller en az 50.000 saatlik bir kullanım ömrüne sahiptir. Üstelik bu ömürleri diğer aydınlatma teknolojileri gibi açma kapama sayısı ile azalmaz. Isınma süresi gerektirmedikleri için açılır açılmaz tam olarak beklenen parlaklığına ulaşır.